17 Kasım 2009 Salı

Cumhur Güven TAŞBAŞI
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tanıtma Genel Müdürü
ANKARA
Konu: Ülkenin aydınlık geleceği ile ilgili önerilerimiz, beklentilerimiz.
Sayın Cumhur Güven Taşbaşı,
Çevre, tüketim, trafik, sağlık, vergi, rüşvet, iş ahlakı, milli servet, imar ve her şeyi devletten bekleme gibi alanlarda başlattığımız, insan’ı, ‘insan” davranışlarını ve davranış nedenlerini araştırdığımız, ”Okul dışı eğitim” olarak tanımladığımız, bazılarını yakından bildiğiniz çalışmalarda yaşam biçimimizde 180 derecelik bir değişim-dönüşüm gerçekleşti bu süreçte;
* Kendimizi tanıdığımızın; “diğerkâm kişilik” edindiğimizin, “yasa bağımlısı” olduğumuzun, devletle, (Türkiye’yi dış borç yükünden kurtarmak için “gönüllü vergi” ödemeğe kalkışacak derecede) özdeşleştiğimizin, “Bilinç Çağı”nda yaşamakta olduğumuzun farkına vardık.
* Başta sayılan alanlarda edindiğimiz “tecrübi bilgi” ile “Bilinç Üniversitesi’ni” kurduk.
* Öğrencilik günlerimizde içtiğimiz And’da yer alan “yurdu ve milleti özden çok sevmek ilkesi”ni önemsedik ve özümsedik.
* Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin bu gezegende bencilce yaşamakta oluşumuzdan kaynaklandığını, sonuçta, ektiğimizi biçmeğe başladığımızı idrak ettik.
* “Toplumsal sorumluluk bilinci” olarak tanımladığımız, ancak, çok hafife aldığımız nedenle bedelini, (5 yaşındaki Dilara Dumrul’un, 2007 yılında, İstanbul Bahçelievler de üzeri kartonla kapatılan logar çukuruna düşerek ölmesi olayında olduğu gibi) çok ağır bir şekilde ödemekte olduğumuzla ilgili bir kavram geliştirdik ve uygulamağa başladık…
İnsanın “Bilgi Çağı”nda edindiği “kitabi bilgi”nin, (çevre bilgisinin çevreyi kirletmesini, tasarruf bilgisinin tutumlu olmasını, trafik bilgisinin trafik kurallarını çiğnemesini, vergi bilgisinin vergi kaçırmasını, bu alanlarda bilinçlenmesini sağlayamadığı) ozon tabakasının delinmesini, buzulların erimesini, yağmur ormanlarının yok olasıya tahrip edilmesini, sonuç olarak “iklim değişikliği”ni önleyemediği dikkate alındığında, “Bilinç Çağı”nın, “deneysel, (tecrübi) bilginin” ve kurduğumuzu yukarıda ifade ettiğim Bilinç Üniversitesi’nin anlamı, önemi ve misyonu kendiliğinden ortaya çıktı.…
Sayın Taşbaşı,
Türkiye’nin; “çevrenin kirletilmediği, aşırı tüketimin yapılmadığı, trafik kurallarının çiğnenmediği, sağlığa aykırı alışkanlıkların edinilmediği, verginin kaçırılmadığı, rüşvetin alınmadığı/verilmediği, iş ahlâkına saygı gösterildiği, milli servete zarar verilmediği, imar yasasına aykırı işlerin yapılmadığı, her şeyin devletten beklenmediği bir ülke olmasını” isteyeceğinize gönülden inanıyoruz.
Bu inançla;
* Bodrum’da 1996 yılında gerçekleştirdiğimiz, verdiğimiz taahhütleri zaman içinde unutmuş göründüğümüz Yerel HABİTAT Konferansında oluşan HABİTAT Ruhu’nu canlandırmak için yaklaşık bir aydan beri çalıştığımız halde sonuç alamadık.
Bu konuda Bodrum Belediye Başkanı sayın Mehmet Kocadon’u ikna etmemize,
* Üç yıl önce, İlk ve Orta Öğretim Okulları öğrencilerine Muğla Valiliği’nin “olur”u ile başlattığımız, şu an izin verilmeyen “Bilinç Konferanslarının” tekrar devam ettirmemize,
* Başta sözü edilen alanlarda yaptığımız çalışmalarda geliştirdiğimiz, yıllardır MEB Talim Terbiye Kurulları Komisyonlarında bekletilen “trafik terörüne son verme ve demokrasiyi tabana yayma projesi”nin İlk ve Orta öğretim okulları müfredat programına “uygulama dersi” olarak konulmasına,
* Diğerkâmlık kavramını ve “yurdu ve milleti özden çok sevme ilkesi”ni dikkate alarak geliştirdiğimiz “70 Milyonluk Aile, Türkiye” projesinin Aileden Sorumlu Devlet Bakanınca dikkate alınmasına,
* Devlete sahip çıkma konusunda duyarlı emekli polis, asker ve emekli öğretmenler için bilinç konusunda bir Sempozyum düzenleyebilmemize;
Yardımcı olabileceğinizi ümit ediyor ve düşünüyoruz.
Sözü edilen Sempozyumu düzenlemek için, üç yıl önce Muğla Valiliğine başvurduk. Verilen yanıtla, bilinç konusunda Sempozyum düzenleyebilmemiz için bir “usta öğretici” belgesine sahip olmamız gerektiği bildirildi. “Usta öğretici” belgesi verilmesi için yaptığımız başvuru ise, Milli Eğitim Müdürlüğünün 18 Eylül 2006 tarih ve B.08.4.MEM.4.48.00.03/324-22487 sayılı yazısı ile, “Bilinç konusunda Bakanlığımız Çıraklık ve Yaygın Eğitimi Genel Müdürlüğünün 07/09/2006 tarih ve 53 86 sayılı yazılarıyla, Yaygın Eğitim Kurumları Yönetmeliği ve buna bağlı olarak çıkarılan 07/07/ tarih ve 4235 sayılı Yönergede “usta öğretici” belgesi verileceğine dair bir kayıt bulunmadığı bildirilmiştir” şeklinde bir yanıt verilerek reddedildi. Bir başka deyişle çaresizlik (acz) ifade edildi.
Sayın Taşbaşı,
Bu ülkede devlete sahip çıkacak bilinçli devlet adamları (Cumhurbaşkanları, Başbakanlar, TBMM Başkanları, Milli Eğitim, İçişleri Bakanları) ve bilinçli iş adamları yetiştirerek “Yurtta Barış”ı sağlamak, “Muasır Medeniyet”i aşmak istiyorsak, ülkenin geleceği olan çocuklarımız ve gençliğimizi bilinçlenmeye yönlendirmeyi iş edinecek başka “usta öğretici” lerin yetiştirilmesi gerekmektedir. Bu konuda da yardımcı olabileceğinizi düşünüyoruz…
İlgi ve bilgilerinize arz ederiz
Saygılarımızla.
Galip BARAN
Bilinç Üniversitesi (1) Kurucusu
TEL: (0252) 382 34 77 - (0535) 844 84 76
E-POSTA: galipbaran@ttmail.com
WEB: www.bilinc-universitesi.blogspot.com, www.galipbaran.blogspot.com
(1): Bilinç Üniversitesi’nin misyonu: “Bilgi Çağı” üniversitelerinin, Bilinç Enstitüsü ya da Bilinç Kürsüsü gibi bölümler kurmalarına yardımcı olmak, böylece, daha bilinçli mühendislerin, mimarların, doktorların, psikologların vb meslek mensuplarının yetiştirilmesi çabalarına katkıda bulunmaktır.

1 yorum:

Rishabh Didwania dedi ki...

hey....urs is a great & unique blog which i came across while searching...keep up the good work...may u get whatever u desire in ur life...keep up !!! hope u will visit my blog too....

http://rishabhdidwania.blogspot.com/
http://howugetsuccess.blogspot.com/