20 Ocak 2014
TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ
SAHİBİNİ BEKLİYOR!..
- Yasaları ihlâl ediyorsan,
bencil yani hodkâmsın!
Demokrat da değilsin!
Sakinleri hodgâm olan Türkiye
Cumhuriyeti laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti değildir!
Bir ülkenin
sakinleri yasalara uymuyorlarsa, o ülkede devlet yoktur! Devlet yoksa yasa da
yoktur!
- Hodgâmlıktan kurtulmak,
sencil yani diğergâm (1) bir insan olmak
ve Türkiye Cumhuriyeti’nin laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olmasını
sağlamak için ne yapmam gerekiyor?
- Kamusal, yani 76 milyona ait
alana çöp, izmarit vb nesneleri atmaman; yayalarla ilgili “kırmızı ışık kuralı”nı ihlâl etmemen; vergi kaçırmaman, bu
yolsuzlukları yapmaman gerekiyor!
- “Egemenlik kayıtsız koşulsuz milletin” değil mi?
- Hayır! Değil!
- Ey, çokbilmiş adam! Ya
seçimler?
- Belli aralıklarla sandığa
gidip oy vererek temsilcilerini seçen gibi, seçilen insan da bencil, yani hodgâmdır!
Doksan yıldır oy kullandığımız halde, demokrasiyi öğrenemediğimize göre, seçimler keellem yekun’dur!
- ??? !!! …
- SONUÇ OLARAK:.
T. C. Devleti var olabilmek için “sakini değil, sahibi olmanı” bekliyor!
Demokrasi
öğretmeni
Bilinç
Üniversitesi Kurucusu
Bilinçolog
Galip (Diğerkâm)Baran
TEL: (0252) 382
34 77 / (0535) 844 84 76
E-POSTA:
galipbaran@windowslive.com
Bilinç
Üniversitesi’nin
(a) İşlevi: “Bilgi Çağı” üniversitelerinin, zamanla Bilinçoloji
Ana Bilim Dalına dönüşebilecek “Bilinç Enstitüsü” ya da “Bilinç Kürsüsü” gibi
bölümler kurmalarına yardımcı olmak; böylece, bundan böyle, yalnız bilgili
değil aynı zamanda bilinçli mimar, mühendis, doktor, sosyolog, psikolog,
antropolog v.b. meslek mensuplarının
yetişmesine katkıda bulunmak.
(b)
Kuruluş amacı:
Güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu, eş deyişle, “dünyevi
değerler”in yerini “uhrevi değerler”in aldığı bir dünya düzeni kurmak.
(1)
DİĞERKÂM (özgeci,
elci, elsever ):
Kendi yararından çok başkalarını düşünen; başkalarına yararlı
olmaya çalışan; başkalarının iyiliği için elinden geleni esirgemeyen;
başkalarına iyilik yapmayı yaşam ve ahlâk felsefesi yapan (kimse).
“Evrensel İnsan” / Ergün Arıkdal /
Ruh ve Madde
Yayınları/ sayfa 222):
“Bizim halkımız vicdan sesini dinlemek istemiyor çünkü çok
materyalist olmuş durumda.
Çok bencil
bir milletiz biz.
Bu memleketin;
bilim adamından, ekonomistten, iyi siyaset adamından ziyade, vicdanının sesini
çekinmeden ortaya koyabilen, gerçekten yürekli, gerçekten sevebilen insanlara
ihtiyacı var.
Bizim para, bilgi, şöhret, sandalye severlere değil, birtakım
menfaatler uğruna “üç maymunlar”ı oynayan insanlara değil, tam tersine vicdan sesini ifade etmeye çalışan,
seven, uyum sağlayan, ortak alan kurabilen insanlara ihtiyacımız var.
Bizim
asıl sıkıntımız buradadır.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder