27 Ekim 2009 Salı

S O R U L A R …
Prof. Dr. Orhan Kural
Sayın Kural
Birkaç gün önce elime geçen “Dünya için bir şey yap” başlıklı kitabınızı okuyorum...
Özgeçmişinizde, yazdığınız kitaplardan , açtığınız sergilerden ve “çevre bilinci”ni geliştirmek amacıyla verdiğiniz konferanslardan söz ediliyor.
Sorular:
“Çevre bilinci”nin geliştirilmesinden söz ettiğinize göre, kitaplarınızı okuyanların, açtığınız sergileri izleyenlerin, verdiğiniz konferansları dinleyenlerin daha önce ne kadar bilinçli olduklarını merak ediyorum.
Aşağıda sözü edilen çalışmaları yapmazdan önce bilinç sözcüğünü ben de yanlış yanlış kullanıyordum Örneğin “biliyorum” yerine “bilinçliyim”, “bilgilendiriyorum” yerine “bilinçlendiriyorum diyordum. Bilinç “sözcüğünün fiil olarak kullanıldığında nesne almadığını (geçişsiz bir fiil olduğunu) bilmiyordum…
Sayın Kural,
Bodrum’un Turgutreis Beldesinde 1989 yılında başlattığımız çöp toplama kampanyası, izleyen yıllarda, çevre, tüketim, trafik, sağlık, vergi, rüşvet, iş ahlakı, milli servet, imar ve her şeyi devletten bekleme gibi alanlarda yaşanmakta olan sorunları önlemeyi öngören projelere dönüştü. İnsanı, davranışlarını ve nedenlerini araştırdığımız, “okul dışı eğitim” olarak tanımladığımız, yaşam biçimimizde devrim niteliğinde değişikliklere yol açan, bizleri bilinçlendiren, kendimizi tanıma sürecini başlatan bu çalışmalarda, çöp toplamağa başladığımızda öngördüğümüz hedefi aştık:

• Bazılarımız “ “diğerkam kişilik” edindik.
• Bazılarımız aynı zamanda “yasa bağımlısı” da olduk.
• “Bilinç Çağı”nda yaşamakta olduğumuzun farkına vardık.
• Edindiğimiz “tecrübi bilgi” ile Bilinç Üniversitesi’ni (1) kurduk.
• “Toplumsal sorumluluk bilinci” olarak tanımladığımız bir kavramı hayata geçirdik.
• Çocukluğumuzda içtiğimiz And’da yer alan “Yurdu ve milleti özden çok sevme ilkesi”ni özümsedik.
• “İklim değişikliği” sorununun insanoğlunun bu gezegende bencilce yaşamakta oluşundan kaynaklandığını öğrendik…
“Çevre bilgimiz”in çevreyi kirletmemizi, “trafik bilgimiz”in trafik kurallarını çiğnememizi, “vergi bilgimiz”in vergi kaçırmamızı, “tasarruf bilgimiz”in israfı, “yasa bilgimiz”in yolsuzluk yapmamızı önlemediği ve “İklim değişikliği”nin “Bilgi Çağı”nda gerçekleştiği dikkate alındığında, “Bilinç Çağı”nın anlamı ve Bilinç Üniversitesi’nin işlevi kendiliğinden ortaya çıkar…
Sayı Kural,
Dünyayı kurtarma konusunda bizler de bir şeyler yapma çabası içindeyiz. Kitabınızda sözünü ettiğiniz işlerin çoğunu, hatta bazı alanlarda fazlasını yapıyoruz. Yönetimi denetlemek, hesap sormak gibi. Çalışmalarda geliştirdiğimiz projeler M. E. B. Talim Terbiye Kurulu komisyonlarında uyutuluyor. Sorunun Prof. Dr. gibi bir unvanımın olmayışından kaynaklandığını sanıyorum.

Dünyayı kurtarma çalışmalarımızla ilgili bazı yazılarımı gönderiyorum. Anlamlı bulursanız sizinle işbirliği yapmak isteriz…
Saygılarımızla.
Galip BARAN
Bilinç Üniversitesi Kurucusu,
(1) : Turgutreis Bilinç Üniversitesi’nin öncelikli hedefi: Bilgi üniversitelerinin, Bilinç Enstitüsü ya da Bilinç Kürsüsü gibi bölümler kurmalarına önayak olmak, böylece, onların, “Bilinç Çağı”nın bilinçli mühendislerini, mimarlarını, doktorlarını, psikologlarını vb meslek mensuplarını yetiştirme çabalarına katkıda bulunmaktır.

Hiç yorum yok: